Bayram Ganimetlerim 1

13:51 ebru altin 0 Comments

Aslında ganimet dediğime bakmayın siz...
Ali baba ve 40 Haramilerle herhangi bir tanışıklığım yok.
Ehh "açıl susam, açıl" dediğimde de açılacak bir kapı olmadığına göre öyle etrafta ışıl ışıl parıldayan mücevherlerle karşılaşmam gibi bir durum, şu an için ancak rüyalarımda olabilir, anlayacağınız.
Ama yine de kendime göre bir ganimet havuzum da yok değil, hani...
Bir sürü büyülü kelimelerin havalarda uçuştuğu, her birinin bambaşka hikayelere sürükleyeceği kitaplardan oluşan bir ganimetim var.
Daha ne olsun...
Bundan ala ganimet mi olur, değil mi ama...
Açıkçası bayramın gelmesiyle birlikte ister istemez tatil moduna girdiğimiz için bol bol kitap okuma moduna geçebildiğim gibi, aklımda olan filmlere de göz atabiliyorum.
Ki bundan dolayıda tahmin edebileceğiniz üzere inanılmaz mutluyum...
3 günlük tatil süresince kafadan 3 kitap bitirdim ki, kendimle ne kadar övünsem azdır herhalde...
Hepsini sırasıyla sizlerle paylaşacağım ama önceliği Tolstoy'un "Masallar" isimli kitabı alacak...
Tolstoy mu dediğinizi duyar gibiyim...
Evet, evet şu meşhur "Savaş ve Barış", "Anna Karenina" gibi unutulmaz eserlerin sahibi Tolstoy'dan bahsediyorum...
Hani şu Shakespeare'dan sonra dünya dillerine en çok tercümesi yapılan yazar olan Lev Nikolayeviç Tolstoy yani...
Savaş ve Barış gibi büyük bir eserin sahibi çocukları da unutmamış tabii..
Bu kitabın içeriğini oluşturan masallar ise bakın nasıl ortaya çıkmış...
Rusya'daki köy çocukları için açılan ilk okul -ki 1800'lü yılların ortaları-, Tolstoy tarafından açılmış.
Okul açılmış açılmasına ama karşılarında da önemli engeller varmış.
O engeller neymiş biliyor musunuz?
Çocukların kolayca okuyabileceği, ilginç kitapların olmamasıymış meğerse...
Kaldı ki çok az çocuğun kitabı varmış ve onlarında birçoğu sıkıcıymış zaten.
Oysa çocukların daha ilgi çekici ve canlı kitaplara ihtiyacı varmış.
Ah ne kadar da doğru, değil mi?
Bunun üzerine büyün dünyada ünlü kitaplarıyla tanınan büyük yazar, tüm çocuklar için kolayca okunabilecek ve ilgi çekici hikayeler yazmaya başlamış.
Bir, iki, beş, on derken böylece ortaya elimdeki bu "Masallar" kitabı çıkmış.
Öyle aman aman çok kalın bir kitap değil.
Toplamda 103 sayfalık bu kitabın içinde uzunlu kısalı 36 tane şu ana kadar pek duyulmamış masallar var.
Kimi zaman hüzünlenebileceğiniz, kimi zaman bir ağız dolusu gülebileceğiniz, kimi zamansa ders alabileceğiniz birbirinden güzel 36 masal...
Kitabın tek eksik yönü bana göre illüstrasyonların az ve siyah - beyaz olması.
Ama yine de çocuklarınız için eşsiz bir kaynak olacağı çok açık, benden söylemesi...

Bu da bayram şekeri niyetine kitabın içinde olan masallardan bir tanesi...

"Yaşlı İtfaiye Köpeği...

Zaman zaman sorumsuz anne babalar evden çıkarlar ve çocuklarını evde yalnız bırakırlar. Böyle durumlarda çocuklar için tehlikeli bir durum vardır. Yangın!

Alevlerin parladığı sırada şaşkınlık içindeki çocuklar, seslerini çıkaramazlar ve kuytu bir yere sığınırlar. Hiç kimse dumanlar arasında onları bulamaz.

İşte bu gibi tehlikeler için özel itfaiye köpekleri vardır. Onlar çocukları kurtarmak için eğitilirler. Bir ev yandığında, itfaiyeciler küçük çocukları kurtarmak için köpekleri yanan evin içine salarlar.

Bunların arasında ünlü bir köpek vardır. O pek çok yangından çocukları kurtarmıştır. İşte bir çocuğu kurtarışının hikayesi...

Bir defasında itfaiyeciler yanan bir eve ulaştıklarında, hıçkırarak ağlayan bir kadınla karşılaştılar. Kadın, iki yaşındaki çocuğunun alevlerin içinde kaldığını söylüyordu. Bunun üzerine ünlü itfaiye köpeği yangının içine yollandı.

Köpek dumanların arasından eve girdi ve merdivenleri tırmandı. Birkaç dakika sonra da, üzerinde geceliği bulunan küçük bir kız çocuğuyla kapıda göründü.

İtfaiyeci yaşlı köpeği tuttu, alevlerin ona zarar verip vermediğini anlamak için tüylerini karıştırdı. Fakat cesur köpek aniden tekrar alevlerin içine daldı. Evde başka birileri daha olabilirdi.

Alevlerin ve dumanların içine doğru fırladıktan hemen sonra ağzında başka bir şeyle tekrar göründü. Herkes merakla, ne olduğunu görmek için ona doğru yaklaştı. Bir süre sonra da bütün yüzlerde bir gülümseme belirdi.

Yaşlı itfaiye köpeği, ağzında kocaman bir bez bebek taşıyordu."

You Might Also Like

0 yorum :