Kitap Olur da Ben Olmam mı Diyenler, Çekiliş Başladı Haberiniz Olsun :))

15:34 ebru altin 31 Comments

Nasıl bir annesiniz? Nasıl bir babasınız? Kuşkusuz hiçbir anne ve baba bu soruya objektif yanıt veremez. Dünyanın hem en keyifli, hem en zor ve hem de vazgeçilmez tek mesleğidir anne - baba olmak. Çevrenizdeki herkesle iletişiminizi zayıflatabilir, görüşmeme kararı alabilirsiniz ama anne yada babaysanız hayatta bir tek kişiye karşı bu kararı uygulama şansınız yoktur: Çocuğunuza...

Çocuk olmak da zor, genç olmak da. Peki ya anne - baba olmak? Siz en çok hangisinde zorlandınız? Çocuk olmakta mı, genç olmakta mı yoksa anne - baba olmakta mı?

Cevabın ne olduğunu merak ediyorsanız eğer vakit kaybetmeden bu post'un altına adınızı - soyadınızı yazıp, sayfanızda çekilişin duyurusunu yapın. Ehh blogu hala takibe almadıysanız da eğer bi zahmet tık tık yapmak suretiyle blogu izlemeye alın...

Sonrası mı? Sonrası malumm... 31 Ağustos Cuma gününe kadar katılım şansınızın devam edeceği çekilişte, şanslı bir kişiye İlkim Öz imzalı kitap, yeni sahibini bulmak üzere yola çıkacak. Oley miii? O halde klavyeler çalışsın, şanssınız kat be kat artsın. Hepinize şimdiden bol şanssss :))


31 yorum :

Kesitler Eşliğinde İşte Stephen King...

15:07 ebru altin 0 Comments

Korku - gerilim türünün en çok satan yazarı ünvanına sahip olan yazar Stephen King, ilk hikayelerini 1963'te henüz 16 yaşındayken yazdı fakat bunları ancak 20 yaşındayken yayımladığı “Startling Mystery Stories” adlı toplama kitabında kullanabildi. Zamanla kısa öykülerden romanlar yazmaya başladı. Ardından da senaryo çalışmalarına yöneldi ve senaryosunu yazdığı bazı filmlerde oyunculuk ve yönetmenlik yaptı. 
1973 yılı baharında “Göz” adlı romanını yayınlayan King, 1974'te Colorado'ya taşındı ve burada “Medyum” adlı kitabını yazdı. 1975 yazında yeniden Maine'e dönen King, aynı yıl içinde “Mahşer” adlı yapıtını kaleme aldı. Kariyeri boyunca “Kujo”, “Hayvan Mezarlığı”, “Christine” ve “Sadist” gibi ülkemizde de büyük hayran kitlesi oluşturan birçok korku romanına da imza attı.

King'in ayrıca masalsı bir fantezi kitabı olan “Ejderha'nın Gözü” ve “Kara Kule” serisi de en sevilen eserleri arasında yer alıyor.

“Esaretin Bedeli” ve “Yeşil Yol” gibi baş yapıt denebilecek güzellikteki sinema filmlerinin yazarı olan King'in, belki de en büyük başarısı “sinematografik roman” tarzını uygulamaktaki başarısıydı.

Yazarın ilk sinema uyarlaması ise Brian De Palma tarafından, 1976 yılında çekilen “Carrie” oldu. O zamandan beri sinema sektörü ve TV dizileri için bitmez tükenmez bir kaynak oldu ve bu sayede de en zengin yazarlar arasına girdi. King, 1981'de yazdığı ve Amerikan edebiyat ve sinemasında korku öğesinin nasıl işlendiği ile ilgili ayrıntılı ve karşılaştırmalı analizleri içeren ancak henüz dilimize çevrilmeyen inceleme kitabı “Dance Macabre” ile Hugo B. N. Ödülü'nü, 1999'da da “Bag of Bones” adlı romanıyla Bram Stoker Ödülü'nü aldı.
Stephen King'in roman ve filmlerini çekici kılan, orta sınıftan saygın insanların sakin, sessiz dünyasını, merkeze uzak kasabalardaki pastoral hayatı, inançlı muhterem kişileri, doğanın olanca renklerini, kimi zaman insana en yakın canlı türlerini gerçekçi ayrıntıları ihmal etmeden kullanması oluyor. Üstelik korku klasiklerine göndermeler yapmayı, metnini aşırılıklardan korkmadan ama apaçık ve tamamlanmamış bir biçimde kurmayı da kesinlikle ihmal etmiyor.

Sinemaya uyarlanan yapıtlarından küçük bir seçki

Carrie / Günah Tohumu (1976)

Bir genç kızın, okulda sınıf arkadaşlarının sürekli alayları, evde ise fanatik derecede dinci annesinin sonsuz psikolojik eziyetleri sonucunda telekinetik güçlerini kullanmasına giden yolda emin adımlarla ilerleyen film, Brian De Palma'nın kişisel çabaları ile gerçekleştirilmişti. İlk King uyarlaması olmasına rağmen birçok kişi tarafından 100'ü aşkın uyarlamanın en iyisi olduğu düşünülüyor. De Palma'nın psişik güçlere duyduğu ilginin de etkisiyle mükemmel bir yönetmenlik sergilediği film, korku türünün ise temel taşlarından birisi olarak kabul ediliyor.
The Shining / Cinnet (1980)

Sezon dışında iyice ıssızlaşan bir otelde çalışmaya başlayan ve ailesiyle birlikte yerleştiği bu otelde yavaş yavaş cinnete sürüklenen yazarın hikayesi, Stanley Kubrick'in titiz yönetimi ile King uyarlamalarının yüz aklarından biri olarak sinema tarihindeki yerini aldı.
Christine (1983)

Popüler kültürde en çok adı geçen King uyarlamalarından biri olan yapım, sayısız göndermeye kaynak olarak kayıtlara geçti.
Stand by Me (1986)

Öykü birkaç erkek çocuğunun varlığından haberdar oldukları bir cesedi görmek için çıktıkları bir yolculuğu anlatıyor. Yolculuğa katılan çocukların yaşadığı problemlerin ve karakterlerini tanımlayan problemlerin ve karakterlerini tanımlayan anların geri dönüşlerle anlatıldığı film, River Phoenix'in performansının da etkisiyle belki de sinema tarihinin en güzel büyüme filmlerinden birisi…
Pet Sematary / Hayvan Mezarlığı (1989)

Gösterildiği yıl gişede umduğundan fazlasını bulan film, arada geçen zamanda bir hayli kötülendi ama bir neslin hafızasındaki yerini hiç yitirmedi.
The Shawshank Redemption: Stephen King'in aynı adlı kitabından uyarlanan film, 1994 yılının en çok ilgi gören filmlerinden birisi oldu.

Misery / Ölüm Kitabı (1990)
Aynı kulvardaki pek çok örnekten farklı olarak gücünü doğaüstünden değil, insanın içindeki kötülüklerden alan film, dehşet duygusunu arttırmak konusuyla epey başarılıydı.

The Shawshank Redemption / Esaretin Bedeli ( 1994)
Pişmanlık, arkadaşlık, zorluklarla baş etme gibi temalarda ilgili bir hapishane filmi olan “Esaretin Bedeli”, çıktığı dönemde pek ciddiye alınmamıştı.

Ancak geçen yıllar içinde filmin ünü çığ gibi büyüdü. Şu an birçok okuyucu anketinde sinema tarihinin en sevilen yapımları arasında sayılıyor.

Night Flier / Gece Katili (1997)
Gözü pek gazetecilerin bu sefer yolları bir takım anlaşılmaz ve olağanüstü olaylar zincirini araştırmak üzere kesişir.

Apt Pupil (1998)

Türkçe'de bazıları ayrı ayrı kitaplar olarak yayınlansa da, Stephen King'in Different Seanson'ı, aslında dört uzun öyküden oluşuyordu. İşte Bryan Singer imzalı Apt Pupil, bu öykülerin sinemaya aktarılan 3 tanesinden biri. Diğerleri ise The Body'den uyarlanan “Benimle Kal” ve Rita Hayworth and the Shawshank Redemption'dan uyarlanan, müthiş başarılı “Esaretin Bedeli”dir.
Hearts in Atlantis: Anthony Hopkins'li Hearts in Atlantis, 2001 yılında Gizemli Yabancı adıyla gösterime girdi.

The Green Mile / Yeşil Yol (1999)
Tam bir Oscar projesi gibi görülse de, Tom Hanks'in performansı ve dokunaklı yapısı ile seyircinin kalbini kazanan film, yönetmeni Frank Darabont'a, “Esaretin Bedeli” uli beraber, başarılı King uyarlamalarında öne çıkan yönetmen sıfatını kazandırdı.

Aynı zamanda hapishanelerin King'in en iyi kullandığı mekanlardan biri olduğunu bir kez daha kanıtladı. Film, en sadık King uyarlamalarından biri olarak da biliniyor.

Hearts in Atlantis / Gizemli Yabancı (2001)
Stephen King'in aynı adı taşıyan hikaye kitabından seçilmiş iki öyküden uyarlanarak yapılan “Gizemli Yabancı”, duygu yüklü, şiirsel ve mistik bir film. Büyük usta Anthony Hopkins'ten yine müthiş bir performans…

 1408 (2007)
Stephen King'in “1408” isimli kısa öyküsünden uyarlanarak beyazperdeye aktarılan film, John Cusack ve Samuel L. Jackson gibi güçlü isimleri barındırıyor. Şeytana Karşı ve Raydan Çıkanlar gibi etkileyici gerilim filmlerinden sonra yönetmenlik koltuğuna oturan Mikael Hafström, “1408” de başarısını bir kez daha konuşturuyor.

The Mist (2007)
Stephen King'in şu aralar tamamlanma aşamasında olan en yeni filmlerinden olan “The Mist” de yönetmenlik koltuğuna Frank Darabont geçiyor. Filmde, küçük bir kasabada şiddetli bir fırtına sonucunda kana susamış canavarların serbest kalmasıyla, kasaba halkının korku içinde bir süpermarkete sığınarak hayatta kalma mücadeleleri gözler önüne getirilecek.

0 yorum :

O Şanslı Kişi Yoksa Siz misiniz?

14:34 ebru altin 0 Comments

Kelime Yayınları tarafından yayımlanan İranlı yazar Houshang Moradi Kermani'nin kaleme aldığı Mecit'in Maceraları 2 isimli kitap, malum şanslı bir kişinin olmayı bekliyordu.

Ancak araya bayram telaşesi girince şanslı kişinin açıklanması da ancak bugüne kalabildi. Elde olmayan şartlardan ötürü yaşanan bu gecikmeden dolayı kusura bakmayın diyor ve hemen o büyük an için random org'daki düğmeye basıveriyorum :))

Ehhh, yaz rehavetinin devam ettiği, katılımın ise az olduğu bir çekilişi daha random.org aracılığıyla  geride bıraktığımıza göre şanslı kişinin kim olduğunu da büyük bir heyecanla açıklayabilirim demektir.

Günün şanslı kişisi 2. sırada yer alan sevgili Nisa Şen oldu. Kazanan arkadaşımızı şimdiden tebrik eder, keyifle okuyacağı bir kitap olmasını dilerim...


PS: Sevgili Nisa, kitabı sana ulaştırabilmem adına iletişim bilgilerini ebrualtin@gmail.com adresine yazarsan çok memnun olurum.




0 yorum :

Bayram Gelmiş Hoşgelmiş :))

09:10 ebru altin 4 Comments

HAYAT BAYRAM OLSA DİYENLERDENSENİZ EĞER MÜJDEE ARKADAŞLAR MÜJDEE İŞTE O GÜN, TAM DA BUGÜN...


ŞEN ŞAKRAK SOHBETLERİN EDİLECEĞİ, YÜZLERİNİZDEN GÜLÜCÜKLERİN EKSİK OLMAYACAĞI, MUTLU VE HUZURLA GEÇİRİLECEK DAHA NİCE BAYRAMLARA SEVDİKLERİNİZLE BİRLİKTE GİRMENİZ DİLEĞİYLE.

                                                       İYİ BAYRAMLARRRRR :)))

4 yorum :

Yoksa, Biri Kitap mı Hediye Ediyormuş :)

18:59 ebru altin 7 Comments

Bir varmış bir yokmuş, uzak diyarların birinde kitap çekilişlerini ihmal eder gibi gözükmesine rağmen acaba kitap kurtlarına ne hediye etsem diye kara kara düşünen bir blogger kıs varmış.

İşte o blogger kıs dere gitmiş, tepe gitmiş ve en sonunda hangi kitabı hediye edeceğinin kararına varmış.

Meğersem "Övünmek gibi olmasın ama iyi kompozisyon yazarım. Hani bu yeteneğim de olmasa kendimi gösterecek başka tarafım olmayacak ya neyse" diyen Mecit'in maceralarının yer aldığı kitapta karar kılmış. Bundan sonrasında da bütün iş, bu kitabın yeni sahibini bulmaya kalmış.

Ehh gökten 3 elmayı düşürmeden önce İranlı yazar Houshang Moradi Kermani'nin "Mecit'in Maceraları 2" isimli kitabı kazanabilmeniz için yapmanız gerekenleride hatırlatayım da, tam olsun :))

Yapmanız gerekenler kısaca;

* Sosyal paylaşım sitesi Facebook'ta Kelime Yayınları'nı https://www.facebook.com/KelimeYayinlari?ref=ts beğenmeniz, Twitter'da ise https://twitter.com/KelimeYayinlari nı izlemeye almanız,
* Kendi blogunuzda kitap çekilişinin duyurusunu yapmanız,
* Bu post'un altına adınızı - soyadınızı ve kazanmanız durumunda size ulaşabileceğim bir e-mail adresini yazmanız
* Ve hala blogu izlemeye almadıysanız tık tık yapmak suretiyle izlemeye almanız...

Yapacaklarınız şimdilik bu kadar sevgili kitap kurtları :) 17 Ağustos Cuma günü saat 14.00'e kadar katıldınız katıldınız, yok katılmazsanız da eğer canınız sağolsunnn :)))

O halde hep birlikte diyoruz ki ve böylece gökten 3 elma düştü. Biri bu masalı anlatan olarak bana, diğeri okuyan olarak size ve son elma da kazanan kişiye gitsinnn. Kitapsız bir gününüz geçmesin, mutluluklar yakanızı bırakmasınnn :)))

7 yorum :

Kilitli...

12:42 ebru altin 2 Comments

Yeni iş, yeni başlangıç derken zorlu geçen adapte sürecinde açıkçası fırsat bulduğum her anda olmazsa olmazım olan kitap okuma eylemlerime kaldığım yerden her ne kadar devam etsem de, blogu güncelleme konusunda o kadar da başarılı olduğumu söyleyemeyeceğim doğrusu.

Tabii bunun bir mazeret olmayacağını düşünecek olursak eğer silkelenip, bir an önce kendime gelmeli ve eski tempoma da sağlam bir giriş yapmalıyım.

Ehh o halde vakit kaybetmeden klavyemi en seri şekilde tıkırdatma moduna geçerek, hız kazanma durumuna bugün itibariyle bir start verebilirim, demektir.

Malum sosyal paylaşım sitelerinde birçok yayınevi, yarışmalar düzenlemek suretiyle kitap hediye ediyorlar. Benim bu tip konularda pek şansım olmamasına rağmen geçtiğimiz ay, Optimum Kitap'ın düzenlediği yarışmada Kerry Wilkinson'un "Kilitli" isimli kitabının sahibi olmuştum.

Tabii sahibi olmuştum olmasına ama okumak içinde geride bıraktığımız 5 günü beklemiştim. Gerekçe malum. Elimde başka bir kitap vardı ve okuma sırası ancak ona gelmişti.

Henüz kitap basılmadan e -kitap olarak amazon.com satış sitesinde 5 ay boyunca çok satanlar listesinin bir numarasında kalan ve sadece Amazon'da 250.000 kopya satan kitabın rekor satıştan sonraki hakları onlarca ülkeye satılmıştı.

Doğal olarak Kerry Wilkinson'un olay yaratan romanı "Kilitli", tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de kitap severlerin büyük ilgisini çekti ve çok satanlar arasına girdi.

Dedektif Jessica Daniel, kilitli tutulan sahipsiz bir evde, bir gün bir ceset bulur. Katilin yada katillerin kim olduğunun peşine düşen dedektif, kilitli tutulan bu eve nasıl girilip çıkıldığı sorusunun cevabını bulmak için gece gündüz çalışır.

İpucu çok azdır ama bir gazeteci, dedektifin elindeki bilgilerden çok daha fazlasına sahiptir ve bu durum dedektif Jessica Daniel'in canını fena halde sıkar. Çok geçmeden benzer bir ceset daha ortaya çıkar. Ortada son derece sıradışı bir seri katil vardır ve kilitli evlere girmeyi başaran bu katil, ne tesadüftür ki öldürdüğü kişileri de birbiriyle bağlantılı isimlerden seçmektedir.

Özellikle polisiye türde kitaplar okumaktan keyif alanlar için kaçırılmayacak nitelikte bir kitap olduğunu belirtir, hepinize iyi okumalar dilerim.

PS: 400 küsür sayfanın nasıl bittiğini açıkçası ben anlayamadım. Zaman konusunda sıkıntım olmamış olsaydı doğrusu daha da çabuk biterdi diye düşünüyorum. Yazım dili, kurgusu, kısaca her bir haltı çok iyiydi doğrusu...

2 yorum :