Turizm deyince hemen herkesin aklına gelen şeyler bellidir.
Hele de 9 gün gibi uzunca bir tatile girdiğimiz bugünlerde çağrışım yapan kelimeleri tahmin etmek ne yalan söyleyeyim pek de zor değil hani...
Kimisi trafik keşmekeşinden kurtulup, birkaç gün sessiz sakin kafa dinleme modundayken, kimisi de iş stresinden, bitmek tükenmek bilmeyen sorumluluklardan kaçıp, rahat nefes alabilme telaşında.
Ortak payda da buluştuğumuz tek şey ise yenilenme, arınma ve tabir-i caizse küllerimizden yeniden doğduk misali enerji toparlama çabamızdır...
Dolayısıyla bu noktada da devreye turizm faktörü giriveriyor. Seyahatinizin türü tam olarak neye hitap ediyor bilemiyorum ama benim size bahsetmek istediğim şey tam olarak da edebiyat turizmini ilgilendiriyor. Malum edebiyat turizmi, Guardian Gazetesi'ne göre geçtiğimiz yılın seyahat trendi arasında gösteriliyordu.
Kültür turizminin bu yeni biçimi hakkında fikir sahibi olmayanlar için öncelikle şunu belirtmekte yarar var. Edebiyat turizmi adı üzerinde edebiyatla bir biçimde alakalı şehirlere, kasabalara veya mekanlara seyahat anlamıyor gelmekte. Yani bir nevi yazarların yaşadığı yada romanlarının geçtiği yerlere yapılan yolculukları içeriyor.
Her zevke ve her kültürel sınıfa uygun bir yer bulmak da mevcut. Dileyen Ege adaları olmak üzere Homeros destanının geçtiği yerleri gezebilirken, dileyen de Kafka'nın Prag'ına doğru yola çıkabilir. İlerleyen günlerde konuyla ilgili alternatiflere ilişkin bir post hazırlayarak, gidebileceğiniz yerlere ilişkin detaylı bilgilendirme yapacağım. Ama bu seferlik gelin sizi kitaplardan ilham alınarak tasarlanan otellere götüreyim.
En az kitapları kadar ilgi çekici olan ve rüyalarda buluşalım cümlesini kulağınıza fısıldayacak kadar cüretkar, edebiyattan ilham almış olan işte o 10 otel...
26 odası bulunan otelde, her odaya bir harf ve bu harfle başlayan bir yazara atıfta bulunulmuş. Örnek vermek gerekirse "Z" odasının Zola, Emile odası geçmesi gibi...
Alice Harikalar Diyarında temalı otelin büyüleyici atmosferi masalsı ve modern bir anlayışı da bünyesinde barındırıyor.
Kütüphane mantığı ile tasarlanan bu otelin her katı, tıpkı bir kütüphane gibi farklı bir temaya göre tasarlanmış. Katların adı ise tarih, felsefe ve edebiyat gibi alanlara yönelik belirlenmiş.
Dünya Klasiklerinde Dostoyevski'nin yeri her zaman için ayrıdır. Dolayısıyla Suç ve Ceza romanından ilham alarak tasarlanan bu otelde Rusya'ya ve Dostoyevski romanlarına ait özel enstanteneler bulunuyor. Dostoyevski'nin romanlarında sıkça konu edilen yazı masası da yine otele özgü tasarımlardan yalnızca biri...
Fazla söze ne hacet! Adından da anlaşıldığı üzere otel Tolkien'in Hobbit'inden esinlenilerek, tasarlanmış.
The Roi des Belges - Londra / İngiltere
The Roi des Belges de aynı diğerleri gibi Joseph Conrad'ın Karanlığın Yüreği isimli eserinden yola çıkarak tasarlanan bir otel...
Televizyon, radyo, telefon ve internet bağlantısı gibi özelliklerin bulunmadığı otel odaları klasikler, çok satanlar ve romanlar gibi bölümlere ayrılmış. En pahalı olan odalar ise elbetteki klasik olanlar!
İlginç otellerden birisi! Her kış yeniden yapılarak kullanıma açılan bu buz otel, Jules Verne'in Dünyanın Merkezine Yolculuk isimli kitabından esinlenilerek, tasarlanmış.
Yazar Nora Roberts tarafından açılan otelin odaları mutlu sona ulaşan edebi çiftlerden ilham alınarak, tasarlanmış.
Daha yeni sayılabilecek olan otel, Hemingway'in yaşamı ve yapıtları temel alınarak tasarlanmış.
Peki siz bu otellerden hangisini beğendiniz? Benim beğendiğim ilk 3 otel şu şekilde, bakalım sizin sıralamanız ne olacak?
1. Hemingway Hotels and Resort
2. Hotel de Glace
3. Moison Moschino