Otobüs Duraklarınız Kitaplarla Zenginleştirilse Fena mı Olur?

21:55 ebru altin 2 Comments

İstanbul trafiğinin keşmekeşliğini bilmeyen yok!
Hele de bizzat bu metropol'de yaşıyorsanız, ömrünüz yollarda metro, tramvay ve otobüs beklemekle geçer.
En az trafikte oyalanma süreniz 2 saat. Aşağısı cidden kurtarmıyor, olsa dükkan sizin zaten.
Peki bu trafik sorunu sadece İstanbul'a mı mahsus?
Elbette ki hayır!
Son zamanlarda hemen her il de benzer sorunlar yaşanmıyor değil hani.
Peki bağzı (!) belediyeler bu trafik sorununa nasıl çözüm üretiyorlar?
Maalesef bir çözüm üretebildikleri yok!
Mevcut olanı daha da sarpa sarmaktan başka bir şey yapmıyorlar.
Peki ya otobüs, metro vs. bekleyenler için ne gibi alternatifler üretiyorlar derseniz...
Gelin birlikte bir göz atalım, derim. Ne dersiniz?
Hadi atalım diyorsanız da eğer bu ilginiz karşısında cidden hayran kaldığımı söylemeden edemeyeceğim.
Ancak ne var ki belediyelerin bununla ilgili de herhangi bir uygulaması bulunmamakta.
En fazla 4 kişinin oturacağı soğuk ve metalik oturma alanları yaparak işin içinden çıkıyorlar.
Ruhsuz, tek düze ve delikli oturma alanlarıyla bizleri başbaşa bırakıyorlar, sağolsunlar!
Yaratıcılık had safhada olunca (!) ancak bu kadarını yapabiliyorlar çünkü...
Oysa otobüs beklerken kitap - gazete vs. okuyabileceğimiz bir ortam olmuş olsa ne de güzel olurdu.
Bence tüm bağzıı belediyelerin Kolombiya'daki bu otobüs durağını kendilerine örnek almaları lazım.
Fotoğrafta da gördüğünüz gibi mini bir kütüphane şeklinde tasarlanan durakta, otobüsünüzü beklerken zamanı boşa geçirmemek için kitaplardan yararlanabiliyorsunuz. Tabii aracınıza binerken geri bırakmak şartıyla.
Açıkçası kitaptan tutunda günlük gazetelere, belediyelerin yaptığı çalışmaların bültenlerine kadar her türlü kaynağı buralarda muhafaza ederek, insanların beğenisine sunmak gayet akıllıca bir davranış olur. Belediyeler bu denli griye ve betonlaşmaya kafa yoracaklarına böyle yararlı şeyler de yapabilirler gibime geliyor, ne dersiniz?
Böyle bir mini kütüphaneyle duraklarımız zenginleştirilse fena mı olur?
Bence çokta güzel olur!
Hatta Asu Maralman'ın da dediği gibi "Olur olur, bal gibi olur!"

You Might Also Like

2 yorum :

  1. :) üslubunuz çok iyi. Fikir güzel. Ancak ülkemizde bu tarz fikirlerin uygulanmasının zor olacağını düşünüyorum. Zira kitabı alan koymayabilir, okumayacakken alabilir. Severiz böyle şeyleri.. 3-5 serseri camlarını kırıp o bölgeyi dağıtabilir. Hiç gereği yokken kütüphane kısmına yazılar yazabilir.

    Bu konularda ülke olarak çok olgunlaşmadığımızı veya olgunlaşamadığımızı düşünüyorum.

    Ancak fikir çok güzel. Geliştirilebilir bir fikir.Uygulanabilir mi? Tartışılır.

    YanıtlaSil
  2. Murat; Düşüncelerine yer yer katılmakla birlikte katılmadığım yerlerin de olduğunu söylemek isterim. Uygulama açısından illa ki zorluklar olacaktır. Dediğin gibi içlerinden belki de gereksiz yazı, slogan, ideolojik veya siyasi görüşünü yazmaya çalışacak kişilerde çıkacaktır. Olumsuzluk arz edecek hususları göz önünde bulundurduğumuz da böyle birşeye kalkışmamak en mantıklısı, kabul.

    Ancak tüm olumsuzlukları ilk etapta göz önünde bulundurduğumuzda o zaman hiçbir şey de yapmamamız gerekir. Bugün sokak aydınlatmalarının ampullerinin bile çalındığını düşünecek olursak eğer n'apalım sokaklar aydınlatılmasın boşyere, nasılsa çalıyorlar mı diyelim? Bu çok yüzeysel bir örnekti açıkçası. Kitap alan bırakmayabilir. Varsın bırakmasın. Yerine yenileri illa ki konulabilir. Ki bununla ilgili olarak yayınevleriyle belediyeler pek ala anlaşmalarda yapabilirler.

    Gibi gibi örnekler çoğaltılabilir aslında. Ama benim mottom'da imkansız diye birşey olmadığı için pek ala uygulanabilir gibime geliyor.

    Yalnız şu konuda sana sonuna kadar katıldığımı da söylemeden edemeyeceğim. Evet aynen söylediğin gibi bunun gibi konularda ülke olarak çok olgunlaşamadığımız konusunda ben de seninle hem fikirim. O yüzden hepimize çok fazla iş düşüyor.

    Güzel yorumların için çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...

    YanıtlaSil