Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi...
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi! İtiraf etmeliyim ki daha önce hiç bu kadar uzun bir kitap ismi duymamıştım. Nitekim bu başlık İletişim Fakültelerinde ısrarla başlıkların kısa olmasını dikte eden birçok hocanın da tezine ters durumda. O halde neymiş? Uzun başlıkta bal gibi olabilirmiş, kalıplara sıkışıp kalmamak gerekirmiş. Açıkçası yazım diline dair en küçük bir fikrim bile olmayan Ayfer Tunç ile tanışmamda bu kitapla birlikte oldu. Ne yalan söyleyeyim, iyi ki olmuş. Zira başından sonunda kadar tek kelimeyle 'bayıldım'. Darısı yazarın diğer kitaplarını alıp, okumaya kaldı artık.Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi, inanılmaz bir hızda seyreden, durmadan kendini çoğaltarak gelişen bir roman. Mekan ve zaman sınırı tanımayan; bir ucu 19. yüzyılda, bir ucu günümüzde, yazınsal bir Türkiye panoraması. Şaşırtıcı bir öykünün bittiğinin sanıldığı yerde, okuru olmadık bir öyküyle yeniden afallatan bir insan manzaraları kitabı. Yazar, Karadeniz'in küçük bir kentinde, denize sırtını dönmüş bir akıl hastanesinden yola çıkarak, akıllara durgunluk veren kişilerin yaşam zincirlerinden müthiş eğlenceli bir roman örüyor.
Kitabı soluk soluğa okurken, Türkiye'nin bütün hallerini yaşayacak, belki de insanlığın ortak hikayesiyle yüzyüze geleceksiniz. Ayfer Tunç, sade ve akıcı dili, zekice kurgulanmış olaylar örgüsü ve zaman zaman da komik, acı yüklü ve trajik sonlarla bir sonraki hikayenin de başlangıcına davet çıkarıyor. 19. yy'dan günümüz Türkiye'sine köprüler kuran romanda, bir Anadolu kentinde başlayıp, karakterlerin izinde, İstanbul'dan Avrupa'ya, kimi zaman Kanada ve Amerika'ya kadar uzanan hikayeler yer alıyor.
Kitap, delilikle normallik arasındaki ince çizginin nasıl kolay aşılabileceğini, aslında normal olduğunu düşündüğümüz bencilliğin bu ince çizginin etrafında her an diğere tarafa geçmeye hazır olduğunu gösteriyor. İlginç karakterlerin yanısıra hastanede acemi mimarın tasarımından kaynaklanan eksik yanlarıyla engelli bir karakter gibi vücut buluyor.
Ne yalan söyleyeyim bu kadar karakteri birbirine ustalıkla bağlamak açıkçası öyle her yiğidin baba harcı değil. Böylesi bir zevkten mahrum kalmamak için bu nedenle siz, siz olun bir an önce bir Ayfer Tunç kitabı edinin derim. Emin olun pişman olmayacaksınız...
0 yorum :